Mal rejiminin sona ermesiyle yapılacak paylaşımda, paylaştırılacak taşınır ve taşınmaz malların, kişisel mal niteliğinde olması büyük önem taşır. Zira; kişisel malların ve edinilmiş malların paylaştırılması tamamen farklı usul ve kurallara göre olmaktadır.
Mal rejiminin sona ermesiyle yapılacak paylaşımda, paylaştırılacak taşınır ve taşınmaz malların, kişisel mal niteliğinde olması büyük önem taşır. Zira; kişisel malların ve edinilmiş malların paylaştırılması tamamen farklı usul ve kurallara göre olmaktadır.
(Edilmiş Mallar Nelerdir ve Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminde Paylaştırma Usulü yazılarımızdan edinilmiş mallar hakkında detaylı bilgi edinebilirsiniz.)
Türk Medeni Kanunu’n 220 ve 221. Maddeleri iki kategoriye ayırarak düzenler. Kanuna Göre Kişisel Mallar ve Sözleşmeye Göre Kişisel Mallar.
Kişilerinin şahsi kullanımlarına özgüledikleri eşyalar bu kapsamdadır. Örneğin, Mücevherler, saat, cep telefonu, giyim eşyaları, bilgisayar gibi eşyalar kişisel mal kategorisindedir.
Evlilik sırasında alınan maddi tazminatlardan farklı olarak, kişilerin uğradıkları manevi zarar ve yıpranmalar nedeniyle almış oldukları manevi tazminatlar kişisel mal kategorisindedir ve kişiye aittir. Diğer tazminat türlerinden farklı olarak manevi tazminat, hukukumuzca daha kişisel görülmekte bu nedenle, manevi olarak yıpranan kişiye ait bir değer olarak kabul edilmektedir.
Kişisel malların satılması ya da başka bir biçimde nitelik değiştirmesiyle, başka bir maddi değere dönüşmesi halinde, bu maddi değer kişisel malın sahibine ait olacaktır. Örneğin eşlerden biri kişisel kullanımındaki mücevherini satarak bir miktar para elde etse, elde edilen para mücevherin sahibi eşe ait olur.
Hukukçulara sıkça sorulan sorular arasında, miras kalan mallardan diğer eşin faydalanıp faydalanamayacağıdır. TMK 220. Md. sine göre açıktır ki; eşler arasındaki mal rejimi ister edinilmiş mallara katılma , ister mal ayrılığı rejimi olsun, miras kalan mallar miras hakkı bulunan eşe aittir. Diğer eş, miras kalan mallar üzerinde herhangi bir hal iddia edemeyecek ve miras kalan mallar paylaşıma tabi olmayacaktır.
Karşılıksız kazanmalar da kişisel mal kabul edilir ve paylaşıma dahil edilmez. Karşılıksız kazanmalardan, şans oyunlarında kazanılan para, taşınır ve taşınmaz mallar ile, şansa dayalı yarışmalardan elde edilen kazanımlar anlaşılır. Ş
Şansa dayalı yarışmalar bakımından önemli bir ayrımı vurgulamak isteriz. Şansa dayalı olmayan yarışmalardan, satranç turnuvası, spor müsabakası gibi şahısların emeğine dayalı yarışmalardan elde ettiği kazanımlar, kişisel mal değil, edinilmiş mal kabul edilir. Oysa ki; milli piyango, sayısal loto, iddia ,bahis gibi şans odaklı oyunlardan elde edilen kazanımlar, kişisel mal kategorisindedir.
Mal rejiminin başlangıcında bir eşe ait olan malların da kişisel mal olduğunun kabulü gerekir. Mal rejiminin başlangıcı bakımından 01.01.2012 tarihi büyük önem taşır. Zira; TMK gereğince 01.01.2002 tarihinden önce eşlerin sahip oldukları her türlü mal kişisel maldır. 01.01.2002 tarihi bakımından malın ne tür bir kazanımla elde edildiği önem taşımaz, kişisel mal kategorisine dahil edilir. 01.01.2002 tarihinden sonra elde edilen kazanımlar ise, açıkladığımız kriterle göre kategorize edilecektir.
Taraflar yasaya uygun şekilde akdedecekleri mal rejimi sözleşmesi ile, kişisel mallarının gelirlerinin ya da bir mesleğin icrası veya işletmenin faaliyeti sebebiyle ortaya çıkan değerlerin kişisel mal kabul edilmesini kararlaştırabilirler.
Boşanma Konusundaki Tüm Makalelerimiz için lütfen Tıklayınız.
Daha detaylı bilgi almak veya boşanma davası açmak için ofisimizi arayabilirsiniz.
Aşağıdaki başlıklar da ilginizi çekebilir.